Doğum Süreci
  1. Anasayfa
  2. Hamilelik Sonrası

Doğum Süreci

0

Başarılı bir gebelik geçiren kadınlar doğum sürecine girerler. Kadının vücudu bu sürece girdiğinde farklı tepkiler göstermeye başlar ve zaman içerisinde vücudun doğuma hazır hale gelmesi sağlanır. 

Bu süreç pek çok kadın için tedirginlik vericidir. Çünkü doğum anıyla ilgili anlatılanlar ve eski deneyimler kadınların psikolojisini etkiler. Bu da doğum sürecinde kadınların zorlanmasına neden olur. Kadınların rahat bir doğum geçirmesi için doğum süreci hakkında doğru bilgilere sahip olmaları gerekir. 

Bu süreçteki bilgiler muayene olunan doktordan alınabilir. Bunun dışında konuyla ilgili vereceğimiz bilgiler doğuma hazırlanan veya hamile kalan kadınlar için yardımcı olacaktır. Ayrıca doğum sürecine doğum türlerinin etkisi içeriğimizde belirtilmiştir. Böylelikle kadınların yaşayacakları doğum türüne göre nelerle karşılaşacaklarını öğrenmeleri mümkün olacaktır.

Doğum Süreci Nasıl Olur?

Doğum Süreci

Anne olmanın başlangıcı olan hamilelik her kadın için özel bir durumdur. Her anne adayı 9 ayın sonunda sağlıkla çocuğunu kucağına almayı ister. Bu nedenle ayların çabuk geçmesini ve sürecin sonunda da doğumu gerçekleştirmeyi hayal eder.

Kadınların hamileliğinin sonuna yaklaşmasıyla birlikte vücutlarında doğum için değişiklikler meydana gelmeye başlar. Bu değişiklikler doğumun sağlıklı şekilde gerçekleşmesine yardımcı olur. 

Kadınların vücutlarının doğuma hazırlanmaya başladığı evreye doğum süreci ismi verilir. Bu süreç her kadın için farklı şekilde işler. Ayrıca sürecin 9 ayı bulmadığı ve erken doğum yaşandığı gebelikler vardır.

Doğum Süreci Nasıl Başlar?

Sağlıklı gebeliklerde doğum süreci bebeğin en erken 37.haftaya ulaşmasıyla birlikte başlar. Bu süreye ulaşıldığında ilk olarak fallop tüplerini bulunduran uterusun sertleşmesi gözlenmeye başlar. 

Sertleşmenin başladığı yaşanan kasılmalar sayesinde anlaşılır. Bu kasılmalar ilk dönemde oldukça hafif şekilde yaşanır. Kasılmanın şiddetli olmaması annenin acı hissi duymamasını sağlar.

Uterus kasılmaları zaman içerisinde şiddetli hale gelmeye başlar. Kasılmaların şiddetinin etkisiyle annenin bel ağrısı yaşaması kaçınılmaz olur. Kasılmaların etkisiyle rahim ağzında yumuşama ve açılma (genişleme) gerçekleşmeye başlar. 

Rahim ağzının genişlemesiyle birlikte rahim içerisinde bulunan bebek doğum kanalı ve vajina yönünde ilerlemeye başlar. Bebeğin ilerleme esnasında doğum sancıları da yaşanmaya başlar. Vajinaya ilerlemenin sonunda ise doğum gerçekleşir.

Hamilelik sonunda bebeğin doğumu farklı şekillerde gerçekleşir. Doğumun nasıl gerçekleşeceği annenin kararı olabilir. Ayrıca bebeğin veya annenin sağlık durumu doğumun şeklinin belirlenmesine yardımcı olur. Hamilelik sonunda tercih edilebilecek doğum şekilleri ise şunlardır; sezaryen doğum, normal doğum, suda doğum ve epidural doğumdur. 

Bunun dışında yaşanan komplikasyon nedeniyle 9 aylık sürecin tamamlanmasından önce doğumun gerçekleşmesi mümkündür. Bu durumda bebeğin genellikle kuvözde kalması ve gelişimini tamamlaması istenir. Gelişimini tamamlayan bebek daha sonra ailesine teslim edilerek doğum ve doğum sonrası sürecin tamamlanması sağlanır.

Normal Doğumun Süreci Nasıl Başlar?

Doğum Süreci

Hamile kadınların doğal şekilde gerçekleştirdikleri doğuma normal doğum veya vajinal doğum denir. İlaç müdahalesi yapılmadan gerçekleşen bu doğum önerilen ve uzun yıllardır tercih edilen yöntemdir.

Kadınlarda normal doğum süreci şu şekilde başlar ve tamamlanır;

  • Normal doğumun gerçekleşmesi için bebeğin ortalama 37-42 haftalık olması gerekir.
  • Bebek süreci tamamladığında rahim kasılmaları başlar.
  • İlk aşamada kasılmalar 10-20 dakika aralıklarla oluşur ve bu durum ortalama 15 saat devam eder.
  • İlk kasılmaların başladığı zaman annenin yürüyüş yapması, duş alması, nefes egzersizi yapması ve farklı pozisyonlarda yatması mümkün olur.
  • Kasılmanın etkisiyle birlikte rahim ağzında açılmalar başlar.
  • Doktor tarafından rahim ağzı açılmaları takip edilir ve ilk etapta açılma saatte maksimum 1 cm aralığında olur.
  • Ortalama 15 saat sonunda kasılma aralığı azalmaya ve 2-3 dakikaya düşer.
  • Kasılma aralıklarının azalmasıyla birlikte rahim ağzının da 8-10 cm aralığına ulaştığı görülür.
  • Rahim ağzı yeterli açılmaya ulaştığında bebeğin başının doğum kanalına doğru baskı uygulaması başlar
  • Bebek başının baskısından kaynaklı olarak doğum suyunun geldiği görülür.
  • Doğum suyu geldikten sonra kasılmaların sıklığı 2-3 dakikaya kadar düşer.
  • Bebek doğum kanalına girdiğinde ıkınma hareketleri başlar ve bu doğumun sonuna yaklaşıldığını ifade eder.
  • Kadının ıkınma sıklığı bebeğin doğum kanalından vajinaya rahatça hareket etmesini sağlar.

Ikınmaların sonuna gelindiğinde doğum doktorunun bebeğinin başını görmesi gerçekleşir. Bebeğin başının görünmesini takriben gerçekleşen ıkınma sonrasında da doğum gerçekleşir.

Sezeryan Doğumun Süreci Nasıl Başlar?

Normal doğumun mümkün olmadığı durumlarda veya annenin tercihine bağlı olarak cerrahi müdahaleyle yapılan doğuma sezaryen doğum denir. Abdominal doğum isminin de verildiği bu doğum anestezi sonrasında yapılır. Doğum esnasında annenin karnında ve bebeğin bulunduğu rahim kesilir. 

Kesilmenin ardından ise bebeğin alınması sağlanır. Sezaryen doğum sürecinin başlamasında doktorların anne adayı ve bebek üzerinde yaptığı muayene etkili olur. Muayenenin ardından sezaryen doğum için uygun tarih belirlenir. Bu tarihte annenin hastaneye yatışı yapılır. 

Belirlenen doğum saatinde annenin ameliyat kıyafetleriyle doğuma alınması sağlanır. Anneye anestezi verildikten sonra kesi yöntemiyle bebeğin çıkarılması sağlanır. Bu işlem ortalama 1-6 saat aralıklarında sürer.

Sezaryen doğum anne adayları tarafından sıkça tercih edilir. Acı hissinin duyulmaması bu doğumun seçilmesinin en önemli sebebini oluşturur. Ancak doğum sonrası toparlanma süresinin dikkate alınması gerekir. Çünkü vücutta kesi açıldığı için ameliyat yerlerinin iyileşmesi şarttır.

Doğum Sürecinin Başlamış Olduğu Gebeye Uygulanacak İlaçsız Ağrıyla Mücadele Yöntemleri

Doğum Süreci

Doğum sancıları kadınlar için dayanılması güç olan ağrılardır. Özellikle rahim açılmasının yeterli olmadığı durumlarda annenin 20 saate kadar sancı çektiği görülür. Ancak ilaç kullanımı özellikle normal doğumlarda tercih edilmez. Bu nedenle adayın ilaç kullanılmaksızın doğum ağrılarıyla mücadele etmesi gerekir.

İlaçsız şekilde şu yöntemler kullanılarak ağrıyla mücadele edilebilir;

  • Gevşeme ve rahatlama yöntemi
  • Buz masajı yöntemi
  • Aromaterapi masajı yöntemi
  • Sıcak masaj yöntemi
  • Akupresör yöntemi
  • Tensel uyarılma yöntemi
  • Solunum yöntemi
  • Zihinsel uyarılma yöntemi
  • Ekspressif dokunma yöntemi
  • Hipnoz yöntemi

Bu yöntemler genellikle kadınlar için faydalı olur. Ağrı hissinin azalması sürecin daha sağlıklı işlemesine yardımcı olur. Güvenilir olduğu pek çok aday ve yakını tarafından tercih edilir.

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _rendim
    İğrendim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir